Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, 29 Mayıs’ta Bereket TV’de Mehmet Sarcan’ın sunduğu Artı Gündem programına konuk oldu ve gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

‘Küçükbaş hayvancık bu ülkenin sigortasıdır’

Genel Başkan Çelik, koyun ve keçinin Türkiye piyasasındaki durumuna işaret ederek başladığı konuşmasında, ‘Koyun, keçi bu ülkenin mihenk taşıdır. Köylünün altın bileziğidir. Küçükbaş hayvanlarımız meralarımızın, yaylalarımızın güneşidir. Dolayısıyla ülkemizin olmazsa olmazıdır. Güçlü bir ekonomi ve tarım için küçükbaş hayvancılığının gelişmesi gereklidir. Yağıyla, yünüyle, anne sütüne eşdeğer özelliklerde olan keçi sütüyle, etiyle ithalata bağlı kalmadan kendi ürettiğimizle yetinmemiz gerekiyor. Dolayısıyla küçükbaş hayvancılık bu ülkenin gerçek manada sigortasıdır.

Türkiye’nin küçükbaş hayvan varlığının 1970’lerde 60-70 milyonlardayken 2000’lerde 31-32 milyona kadar gerilediğini vurgulayan Çelik, AK Parti hükümetinin başa gelmesiyle birlikte 2005 yılından sonra küçükbaş hayvancılığın teşvik edici desteklerle el üzerinde tutulduğunu aktardı.

Çelik, ‘Bu sektörde faaliyet gösteren insanlar ailenin üvey evladı gibi muamele görürken asıl bireyi haline geldi. Sonuç itibarıyla küçükbaş hayvancılığın popülasyonu arttıkça hayvan sayımız da artıyor. Şu anda hayvan sayımız 46-47 milyonlarda. Bu yeterli değil tabii ki.  Hayvan sayımızı artırmamız lazım.’ dedi.

‘Yetiştirici birliklerimiz bu işin sakini değil sahibidir’

Hayvan sayısının artırılması için birliklerin güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Çelik, ‘Yetiştirici birliklerimiz bu işin sakini değil sahibidir. İstişare yoluyla saha ve masa arasındaki farkı kapatarak sahada uygulanabilir projelerin hazırlanması lazım. Teraziyi iyi dengelemeden sorunu çözmek çok kolay değil. 100 milyon hedefine ulaşabilmemiz için İl Birliklerimizin güçlendirilmesi gerekmektedir.’ dedi.

Genel Başkan Çelik sözlerine şöyle devam etti: ‘Tarımda Milli Birlik projesi kapsamında Antalya’da ‘Küçükbaş Hayvancılık Şurası’ düzenledik. Yaklaşık 24 madde halinde bir öneri hazırladık. Ancak henüz Tarım Bakanımıza ulaştıramadık. Dünya Çiftçiler Günü’nde Cumhurbaşkanımız bizleri Külliye’de iftar yemeğine davet etti.  Bazı sorun ve sıkıntıları bu yemekte kendisine arz etme fırsatım oldu. Cumhurbaşkanımızda evrakları inceleyip yetkili mercilere aktardı.  Sonuç olarak en kısa sürede Bakanımız Dr. Bekir Pakdemirli’den sorunlar ve çözüm önerileri ile ilgili istişare yapmak üzere haber bekliyoruz.’

Programın ilerleyen dakikalarında yayla yasakları ve göçer hayvan sorununun da altını çizen Çelik,’Küçükbaş hayvancılık besi hayvancılığı değildir, sürekli hareket halindedir. Kışın barınaklarda yazın meralarda, yaylalarda olur. Yayla yasakları ve göçer hayvancılık şu anda ciddi bir sorun haline gelmiştir. Havaların ısınmasıyla birlikte Güneydoğu illerimizden Doğu illerimize hayvanların göçmesi gerekmektedir.  Hayvanların bu illere giriş izninin verilmesi lazım.’ dedi.

300 koyun projesinin son durumu hakkında sosyal medya üzerinden gelen soruların da yanıtlandığı programda projenin TARSİM, Ziraat Bankası, TİGEM ve TÜDKİYEB iş birliğinde 6 yıllık düşük faizli ve TARSİM sigortası kapsamında kredili bir proje olduğu, kredisi onaylanan proje sahiplerinin %75’inin tedarikinin sağlandığı bilgisi verildi.

Sürecin 30 Haziran’a kadar devam edeceğini de belirten Nihat Çelik, ‘Projenin %75’inin tamamlanması bizim için büyük bir başarıdır.30 Haziran’dan sonra ilave isim alınmayacaktır. Kredisi onaylanan proje sahiplerinin teslim ve tedarik işleri en kısa sürede tamamlanacaktır.’ dedi.

TÜRKİYEB organizasyonuyla ‘Üretici Şartlarında Sözleşmeli Küçükbaş Hayvancılık Projesi (300 Koyun) gibi birçok projeyi tamamladıklarını ve tedarikini sağladıklarını aktaran Genel Başkan Çelik sözlerine şunları ekledi:

‘Hayvanlarımız TİGEM’in belirlemiş olduğu teknik şartnameye uygun olarak verildi. Dolayısıyla proje başarıyla devam ediyor. ‘300 Koyun’ gibi projelerin artarak devam etmesini istiyoruz.  Özellikle Karadeniz gibi gelişime müsait olan illerimizde bu projelerin devam etmesi lazım. Hayvan sayısı düşük olan yerlerde bu projelerin daha da ön plana çıkarılması taraftarıyız. Tüm bunları göz önüne alarak İl Birliklerimizi güçlendireceğiz. Kırsal kalkınmada öncelikli olan il ve köylerimizi tespit ederek ağırlığımızı bunlara vereceğiz. Projenin sektöre geri dönüşümünü düşünecek ve muhasebesini yapacağız.’

‘Birlikte Güçleneceğiz’

Genel başkan Çelik, yetiştirici ve ıslah birlikleri olduklarının önemini vurgulayarak şunları aktardı: ‘Üreten, yetiştiren, sağan ve bakan yetiştiricilerimizdir, dolayısıyla birliklerimizdir. Bu düsturla hareket ederek birlikte güçleneceğiz. Biz yetiştirici ve ıslah birlikleriyiz. Küçükbaş hayvancılığın popülasyonunu, verimini ve kalitesini artıracağız.’

Küpe ve küpeleme işleminin birliklerin asli görevi olduğunu ve küpeleme cezalarının kaldırılması gerektiğini söyleyen Çelik, altyapısı müsait olan birliklere küpeleme işlerinin devredilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Çelik küpeleme işlemiyle ilgili sözlerine şöyle devam etti:

‘ Küçükbaş Hayvancılık Şurası’nda Gıda ve Kontrol Genel Müdürümüz Mümtaz Sinan’dan işin birliklere verilmesi sözünü aldık. Kayıtsız hayvan olmaması için küpeleme cezasının kaldırılması gerekir.’

Sosyal medya üzerinden yetiştiricilerin koyun yününün düşük fiyatla satılmasını dile getirdiği programda Çelik, koyun yününün sanayide yeteri kadar dönüştürülemediği için yok fiyatına satıldığını, bunun dönüşümü için acil eylem planı yapılması gerektiğini söyledi.

‘Çoban sorunu çözülmeden küçükbaş hayvancılık sorunu çözülmez’

Genel Başkan Çelik, çoban sorununu da ele alarak şunları aktardı:

‘Çoban sorunu çözülmeden küçükbaş hayvancılık sorunu çözülmez. Hayvancılık Genel Müdürümüz bu anlamda bir çalışma yapıyor. Çalışma anlaşma aşamasında. Biz özellikle Afgan çoban tercih ediyoruz, çünkü en çok onlardan verim alıyoruz. Merkez Birliği olarak beklentimiz ilk etapta 5 bin çoban. Bize 150 bin çoban da yetmez tabii ama biz deneme amaçlı ilk önce 5 bin istiyoruz.  Avrupa’daki her işletmenin çobanı veteriner hekim. Türkiye’de böyle bir sistem çok zor ama çoban konusunda da eksiğimiz var.  Hiçbir sosyal güvenceleri olmadığı için genellikle tercih edilmiyor. İŞKUR tarafından çobanlara istihdam olanağı verilebilirse sorun çözülebilir.

Çelik, ‘Sayın Bakanımız Dr. Bekir Pakdemirli birçok sorunumuzu anında çözdü. Çalışmaların devam edeceğine inanıyorum. Buradan da kendisine şahsım ve yetiştiricilerim adına teşekkür ediyorum.’ diyerek sözlerini noktaladı.