ANK HABER / Köşe Yazarı / Orhan Kemal Erkılıç
Çoban arkadaşlar ülkemizde bazen gelirleri bazen de özgür iradeleriyle kullandıkları oylarla gündeme gelir.
Oysa çobanlar yaptıkları iş gereği tartışılmaktan çok teşvik edilmeli hatta sayıları artırılmalıdır. Bu basit görüş ülkemizin tarım ve hayvancılığını biraz takip edenlerin bile kolaylıkla fark edebileceği bir durumdur.
Bugün Birlik Haber Ajansı (BHA) olarak Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik ile bir araya geldik.
Türk İnternet Medya Birliği (TİMBİR) Genel Başkanı Dr. Süleyman Basa, BHA Genel Müdürü Muhammet Kaçar ve bendenize Türkiye’deki hayvan kulak küpesi üretimindeki ilk yerli marka Ayvetsan’ın kurucularından hemşehrim Sadık Ekinci eşlik etti.
Güçlü bir sivil toplum temsilcisi ve hayati öneme sahip birliğin genel başkanı olan Nihat Çelik ile yaptığımız sohbette ülke hayvancılığı üzerine önemli değerlendirmeler yaptık.
50 milyondan fazla küçükbaş hayvanın olduğu ülkemizde, 15 milyondan fazla da büyükbaş hayvan bulunduğunu belirten TÜDKİYEB Genel Başkanı Nihat Çelik, bugün 140 bin çobanın görev yaptığını söyledi.
“Yeterli mi?” sorumuza “Değil” yanıtını verdi ve ekledi;
“150 bin çoban ihtiyacımız var. Bir çoban 300 koyuna bakabilir. Şu an küçükbaş hayvancılık kazandıran bir alan. Bir ailenin ya da işletmenin tek başına çoban tutma şansı maalesef düşük. Sosyal güvencesinin karşılandığı da düşünülürse bir çoban en az 50 bin TL masraf demek. Hayvanların ve işletmenin giderlerini de düşündüğünüz zaman bu işin ekonomik boyutu pek çok kişiye geri adım attırıyor. Ülkemiz zengin bir tarım arazisine ve hayvancılık açısından önemli avantajlara sahip. Bunun iyi kullanılması gerekiyor. Biz Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği olarak bu konuda devletimize gereken katkıyı yapmaya devam ediyoruz. Hayvancılık hem bugünümüz hem de geleceğimiz açısından hayati bir öneme sahip. Bu konunun merkezinde de çobanlar yer alıyor.”
Peki nasıl çoban olunur?
İşte bu sorunun yanıtı da TÜDKİYEB Genel Başkanı Nihat Çelik şöyle yanıtladı:
“Sürü Yöneticisi Kursu’na katılıp gerekli belgeyi alabiliyorsunuz. Türkiye’nin sertifikalı çoban sayısı 40 bin!.. Çoban olmazsa hayvancılık gelişmez...”
Yani memleket dağdaki çobanın kullandığı oydan çok çobanın varlığıyla ilgilenmeli.
Anadolu coğrafyasının üzerinde oluşan ‘tembellik’ rüzgârı son bulmalı. Üreten sanayi ve tarım gönüllüsü gençler gibi memleketin pırıl pırıl çobanları olmalı. Olmalı ki hayvancılık tümden bitmesin…
