Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, 16 Ocak 2024 tarihinde Çiftçi TV de Recep Cingöz'ün hazırlayıp sunduğu "Tarım Masası" programının canlı yayın konuğu olarak küçükbaş hayvancılık gündemine dair birtakım açıklamalarda bulundu.

TÜDKİYEB Genel Merkezinden yapılan ve 2 saat süren canlı yayında Genel Başkan Çelik, sektörün başlıca sorunlarına ilişkin sorulan soruları cevapladı.

Çelik, Ulusal Süt Konseyi (USK) tarafından açıklanan çiğ süt referans fiyatlarıyla ilgili görüşlerini belirterek “ USK ile bir bağımız kalmamıştır. Bireysel ve Merkez Birliği olarak üyelikten istifa ettik. Yegâne sebebi üreticimize olan saygımızdan ötürü. İsmi süt konseyi ama tüccar konseyi, sanayici konseyi demek daha doğru olur. Referans fiyat belirlerken bir torba yemi 340 lira alıp buna göre 13.50 lira veriyorlar ama bir torba yemin 500 liralara çıktığından haberleri yok. USK referans fiyatı belirlerken ana sütüne eş değer olan keçi sütü ve koyun sütünü hiçbir zaman dikkate almıyor. Dolayısıyla biz USK’yı tanımıyoruz. Verdikleri referans fiyatını da makul karşılamıyoruz. Üreticinin emekleri ve girdi maliyetleri göz önüne alınarak maliyet tespiti yapmak suretiyle makul bir rakam belirlenmeli” dedi.

Genel Başkan Çelik, STK’lar sadeleşmeli mi şeklinde sorulan soruya cevaben “ Biz yetiştiricilerden gelen sorunları dile getiriyoruz. STK ların sadeleşmesi demek bazı noktalarda tekelleşme demektir. Birlikler etkin hale getirilmelidir. Ortada bir inek var etrafında kırk tane birlik var. Ayrıca Ziraat Odalarının çiftçilere üretimin yapılması noktasında yönlendirme yapması gerekir.” ifadelerini kullandı.

Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın nüfus başına bir küçükbaş hedefi talimatı verdiğini hatırlatarak “ Cumhurbaşkanımızın hedefi doğru bir hedef. Maalesef Sayın Cumhurbaşkanımızın bu talimatını yerine getirememenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Birçok olumsuzluğun üst üste gelmesiyle birlikte çoban sorunu her geçen gün daha da büyümektedir. Çoban sorunu çözülmeden sektörün sorunu çözülmez. Biz yabancı çobanla sorun çözülsün demiyoruz kendi çoban sayımızı artırıp saygın bir meslek haline gelmesini istiyoruz. Bugün 300 bine yakın işletmemiz var. Bunların yüzde 3’ü çoban istihdam desteğinden faydalanıyor. Bu oran en az yüzde 70 olmalıdır.” dedi.

Mera ıslahı konusunda da görüşlerini açıklayan Çelik,” Meraları ıslah etmeden önce insanları ıslah etmek gerekiyor. Bugün meralar bilinçsizce kullanılıyor. Meraları kendi ipotekleri altına alanlar var. Meraları ona buna pazarlayanlar var. Meraların sahibi biziz ama il mera komisyonlarında yokuz. Asıl problem burada. Meradan istifade edecek biziz sahiplenecek olan da biziz. Meraların tasarrufu, kullanım yetkisi tamamen Birliklerde olması lazım.” dedi.

Çelik, et ve süt fiyatlarında üreticilerin belirleyici olması gerektiğini söyleyerek “ Et ve süt fiyatlarının belirlenmesinde Birlikler etkin rol almalı. Üretici de tüketici de memnun olması lazım. Aracıların ortadan kaldırılması lazım. Eti ithal ederek ucuza satayım olmuyor, tüketiciye ve üreticimize yansıyan bir şey yok. Peki, kim kazanıyor burada? Getirenle yabancı ülkelerin üreticileri kazanıyor.” dedi.

ESK’nın besilik hayvan ithalatı üzerine de değerlendirmelerde bulunan Çelik, prensip olarak canlı hayvan veya et ithalatına karşı olduklarını, ithalatın hiçbir zaman ülkeye fayda sağlamadığına vurgu yaptı.

Genel Başkan Çelik, programda gençleri köyde tutmak için genç çiftçi hibe projelerinin yeniden hayata geçirilmesi gerektiğini, çiftçi ve yetiştiricilerin Tarım Bağ-Kur primlerini ödeme sıkıntısı yaşadıklarını ve emeklilikte prim gün sayısının 7 bin 200 güne düşürülmesinin hakkaniyetli bir uygulama olacağını sözlerine ekledi.